Baltık Denizi’nin karanlık ve soğuk derinliklerinde, keşif yapan bir ekip tarafından tespit edilen devasa, tanımlanamayan bir nesne, yıllardır hem bilim insanlarını hem de meraklıları şaşkına çeviriyor.
2011 yılında, okyanus altı araştırmalarında uzmanlaşmış Ocean X Team adlı İsveçli bir keşif ekibi, deniz tabanında olağan dışı bir yapıyı sonar görüntüleriyle tespit etti. 91 metre derinlikte bulunan nesne, ilk bakışta ünlü bilim kurgu uzay gemisi Millennium Falcon’a benzetildi. Ancak asıl dikkat çeken detay, cismin düzleştirilmiş bir deniz tabanı pistinin ucunda yer alması ve sanki kontrollü bir iniş yapmış izlenimi vermesiydi.
Ekip, sonraki ziyaretlerinde daha da şaşırtıcı bir durumu gözlemledi: Nesnenin üzerinde iken tüm elektronik cihazlar, uydu telefonları da dahil olmak üzere, aniden çalışmayı durdurdu. Ancak 200 metre uzaklaştıklarında her şey normale döndü. Bu gizemli davranışlar, UFO iddialarını ve Soğuk Savaş dönemi teknolojilerinden uzaylılara kadar birçok spekülasyonu beraberinde getirdi.
Ocean X Team kurucusu Dennis Åsberg, konuyla ilgili 2014’te yaptığı açıklamada, “Yüzde yüz eminiz ki çok ama çok özel bir şey bulduk,” demişti. “Bir meteor mu? Bir volkan kalıntısı mı? Eski bir denizaltı üssü mü? Yoksa gerçekten bir UFO mu?”
Ancak heyecan verici iddialar, bilimsel analizlerin ardından daha sade bir açıklamayla karşılaştı. Stockholm Üniversitesi’nden Jeoloji Doçenti Volker Brüchert, bölgeden alınan örneklerin granit, gnays ve kumtaşı gibi Baltık Denizi’nin buzul geçmişine uygun doğal kayaçlar olduğunu belirtti. En ilginç parça olan bazalt taşı bile, buzul hareketleriyle taşınmış olabileceğini gösteriyordu.
Brüchert, “Bölge, buzul erime süreçlerinden fazlasıyla etkilenmiş durumda. Muhtemelen bu oluşumlar, doğal buzul ve buzul sonrası süreçlerin bir sonucu,” diyerek fantastik iddialara son noktayı koydu.
Bugün elimizdeki veriler, Baltık Denizi Anomalisi’nin doğa tarafından şekillendirilmiş olağanüstü bir jeolojik oluşum olduğunu gösteriyor. Yine de bu gizemli yapı, Ocean X Team’in daha fazla keşif yapma tutkusunu ateşledi. Ekip şu anda Panama açıklarında, Guna Yala Yerli halkıyla birlikte tarihi batıkları keşfetmeye odaklanmış durumda.
Baltık Denizi Anomalisi belki de uzaylılarla değil ama doğanın şaşırtıcı gücüyle karşılaştığımız bir hatırlatma olarak tarihe geçti.
