Kuzey Amerika’nın kadim halklarından Paiute Kızılderililerinin nesilden nesile aktardığı bir efsane, yıllar sonra yeniden gündeme taşınıyor. Sözlü geleneklerde, bölgede bir zamanlar Si-Te-Cah adı verilen gizemli bir dev ırkın yaşadığı anlatılıyor.
Efsaneye göre, bu varlıklar diğer yerli kabilelerden hem fiziksel hem de davranışsal olarak tamamen farklıydı. Kızıl saçları, iri yapıları ve savaşçı doğaları ile bilinen Si-Te-Cahlar, Paiute halkı tarafından “tül yiyiciler” olarak adlandırılıyordu. Bazı uzmanlara göre bu ad, onların lifli su bitkileriyle beslenmelerine işaret ediyor.
Ancak en ilginç detaylardan biri, Si-Te-Cahların kökeniyle ilgili. Efsanelerde bu devlerin “bulutlardan geldikleri” ya da “gökten indikleri” anlatılıyor. Bu nedenle bazı araştırmacılar, bu gizemli varlıkları “Bulut İnsanları” olarak da tanımlıyor.
Paiute halkı, bu devlerle tarih öncesi dönemde yaşanan kanlı mücadeleleri aktarıyor. Efsaneye göre, kabileler birleşerek Si-Te-Cahları yok etmek üzere son bir savaş verdi. Bu savaşın yeri olarak ise bugün Nevada sınırları içinde yer alan Lovelock Mağarası gösteriliyor. Rivayete göre, hayatta kalan son devler bu mağarada kapana kıstırılarak yok edildi.
Ana akım arkeoloji bu anlatıları mitolojik olarak değerlendirse de, Lovelock Mağarası’nda geçmişte bulunan büyük iskelet parçaları ve alışılmışın dışında arkeolojik buluntular, bu efsanenin ardında gerçek bir hikâye olabileceği yönündeki spekülasyonları güçlendiriyor.
Günümüzde araştırmacılar ve meraklı tarihçiler hâlâ bu gizemin peşinde. Si-Te-Cahlar gerçekten yaşamış olabilir mi? Yoksa bu da geçmişin hayal gücünün bir ürünü müydü?
Lovelock Mağarası’ndan yükselen sorular, cevaplardan daha büyük görünüyor.
